Nedim Korhan Şengün
Haluk İnanıcı bir yazar. Üçüncü romanını yayınladı. İlk romanı, “Rugan Ayakkabılı Teğmen”‘den sonra, ikinci romanı, “Dinle Lisa”‘yı yayınladı
Ümit Altaş – Birgün Gazetesi
Aslında bu soruyu yazmayanlara “Neden yazmıyorsunuz?” diye yöneltmek daha doğru olur. İnsanın en önemliği niteliği düşünülürken “yazma faaliyeti” hep ihmal edilir.
Vatan Kitap Gazetesi
“İnsan olarak yaşadığım hayatı anlamak ve ona yazarak müdahale etmek… Yazmamın nedeni budur” diyen Haluk İnanıcı’nın son kitabı “Dinle Lisa”, okuyucuyla buluştu.
Aysel Sağır – Remzi Kitap Gazetesi
Haluk İnanıcı, 12 Mart ve 12 Eylül gibi toplumsal-siyasal tarihin keskin dönemeçlerinin altını çizdiği eserinde, başta Hüseyin olmak üzere, birçok karakteri öne çıkarıyor.
Asuman Kafaoğlu Büke – Radikal Kitap
Dinle Lisa, yakın tarih meraklısı okurların özellikle seveceği bir kitap. Haluk İnanıcı, Osmanlı döneminde adı Kesriye olan Kastoria’dan Anadolu’ya ve oradan da İstanbul’a göçen bir ailenin hikâyesini anlatıyor.
Müge İplikçi – Vatan Kitap Eki
Elimde iki kitap, “Geçtiğimiz yüzyılın son çeyreği allak bullak bir bellekle son buldu” diye düşünüp duruyorum. Tarihin izleği, bu izlekle birlikte meydana gelen değişimler, bu değişimlerin insanlara yansıyan halleri nihayetlenmiş değil. Bu açıdan bakıldığında yakın tarihi “bir geçmiş” olarak irdelememiz pek de mümkün gözükmüyor.
Aysel Sağır – Radikal Kitap
Türkiye gündemine uzun zamandır hakim, hassas ve bir o kadar da önemli olan, ordu ve onun kurumları anlatılmıyor Rugan Ayakkabılı Teğmen’de. Ordunun belirleyiciliğinde gelişen yakın tarih belirlemesi yapılıyor. Bu yüzden, belli bir tezi de içeren kitabı objektif bakış açısını koruyarak okumakta fayda var.
Mehmet Ali Birand – Posta Gazetesi
12 Eylül darbesine kışladan bakan bir roman; “Rugan Ayakkabılı Teğmen”, Everest Yayınları’ndan çıktı. Haluk İnanıcı’nın bu ilk romanı, bize 12 Eylül öncesi ve sonrasında askerin tarafında neler yaşandığını anlatıyor. Romanda genç teğmen olan karakterlerin hikayeleri birbirlerine bağlanarak anlatılıyor.
